Kaybedilen dişin yapay olarak yerine konulması, eksik
dişlerin estetiğini sağlamak icin çene kemiğine yerleştirilen, titanyumdan
yapılan yapay diş köklerine implant denilmektedir. Diş kaybı 7’den 70’e kadar
herkesin başına gelebilecek yaygın sorunlardan biridir. Bu diş kayıpları; diş
kırılmalarından, çürümelerden kaynaklı olmaktadır. Çene kemiğine yerleştirilen
bu yapay diş kökleri yaşam boyu, uzun ömürlü olarak kullanılabilmektedir.
Kaybedilen dişlerin yerinde oluşacak diş boşlukları tedavi edilmediği sürece,
çeşitli sorunlara neden olabilmektedir. Bu diş boşluklarının yerine, gerçek bir
diş kökünün yerini alan implant yerleştirilmektedir. İmplantın uygulanması
için, implantı destekleyecek kemiğin yapısının ve diş etlerinin sağlam olması
gereklidir. İmplant uygulaması, diş eksikliği tedavisindeki en iyi ve en modern
tedavi yöntemidir. Günümüzdeki teknolojik materyaller sayesinde implant tedavileri
ağrısız, kolay ve hızlı bir şekilde uygulanabilmektedir.
Titanyum ve zirkonyumdan yapılan implantlar genelde
vida şeklinde yapılmaktadır. Titanyumu, çene kemiği vücudun bir parçası olarak
algıladığı için implantlar genelde titanyumdan yapılmakla birlikte, yüksek doku
uyumu nedeniyle başarı oranı oldukça fazladır. Çiğneme hissinin en normale
yakın olan implant tedavisi, komşu dişlere hiç müdahale edilmeden
gerçekleşmektedir. Gerçek diş rahatlığına en uygun tedavi yöntemi olan implant,
en çok uygulanan tedavi yöntemlerinden biri haline gelmiştir. Endosteal implant
ve subperiosteal implantlar olmak üzere iki çeşit implant bulunmaktadır.
Endosteal İmplantlar: Cerrahi yolla çene kemiğine yerleştirilen endosteal implantlarda, diş eti
dokusunun iyileşmesiyle ikinci işlem olarak diş eti şekillendirilir. Uygulanan
son aşamada ise yapay dişler, protezler ya da köprüler gruplar şekilde implanta
bağlanmaktadır. Pratik olarak en çok kullanılan implant türüdür.
Subperiosteal İmplantlar: Diş eti dokusunun alt kısmına çene kemiğine yerleştirilen metal çerçeveden
meydana gelen subperiosteal implantlar, diş etinin iyileşmesinden sonra metal
çerçeve çene kemiklerine sabit durumuna gelir. Metal çerçevede bulunan bu
materyaller diş etlerinden dışarıya çıkarak, implantlar monte edilir. Metal
çerçevedeki materyaller diş etlerinden dışarıyla çıktıktan sonra, buralara
implantlar monte edilmektedir.
HANGİ DURUMLARDA İMPLANT YAPILMAKTADIR?
Çekilen ya da kendiliğinden düşen dişin yerine
gerçekçi bir diş ekleme tedavisi olan implant, diş eksikliği yaşayan kişilere
uygulanmaktadır. Her yaş grubundaki bireylere uygulanan ve olağan dışı bir
durumun gerçekleşmemesi durumunda sorun yaratmayan implant tedavisi, pahalı bir
tedavi olsa da kalıcı ve sağlam dişlerin elde edilmesini sağlamaktadır.
Mevcut kemiğin kalitesi, implantın başarısını
etkilemektedir. Tedavi öncesinde, diş etlerinin tamamen sağlıklı olması
gerekmektedir. Genel sağlık durumunun iyi olduğu gözlemlenen herkese
uygulanabilen implant, kemik gelişimini tamamlamayan çok genç yaştaki hastalara
önerilmemektedir.
Diş eksikliğinin en büyük problemlerinden biri
çiğnemenin mümkün olmaması ve estetik olarak görüntünün kötü durmasıdır.
Diş kayıpları, ağız kapanışlarının da değişmesine neden olduğundan; çene
ekleminde sorun oluşmasına neden olabilir. Diş eksikliği sebebiyle konuşma
bozukluklarının ve estetik problemlerin oluşmasıyla, kişilerin kendilerine olan
güvenleri de etkilenebilmektedir.
İmplantlar, dişlerini; çürük, travma, diş eti
hastalığı gibi nedenlerle dişlerini kaybeden kişilere önerilen en ideal tedavi
yöntemidir. Eksik dişlerin olduğu yere tedavi uygulanmadığı zaman, dişin eksik
olduğu bölgede zamanla çene kemiğinde erime meydana gelmektedir. Diş çekiminin
sonrasında bu bölgeye implant uygulanması, bu erime miktarının önemli ölçüde
azalmasına neden olmaktadır. En sondaki dişlerin eksik olması durumunda sabit
bir protez yapılamazsa, hareketli bir protezin tercih edilmemesi durumunda,
tamamen dişsiz ağızlarda çene kemikleri silikleştiğinden protez kullanımının da
zorlaştığında, implantlar uygulanmaktadır.
Sağlık durumu iyi olan, çene kemiğinde implantları
destekleyecek oranda diş kemikleri bulunan ve ağız bakımını iyi yapan
bireylerde, implant tedavisinin başarı oranı çok daha fazladır. Kemik kaybı
fazla olan bireylerde, ileri teknikler uygulanarak, implantı taşıyabilecek
uygun alt yapı sağlanabilmektedir. İmplantlar da dişler gibi kemik ve diş eti
ile ilişkidedir ve bu yapılarda oluşabilecek rahatsızlıklar implantları
etkileyebilmektedir.
İMPLANT YAPILDIKTAN SONRA AĞIZ BAKIMI
İmplant tedavisinden sonra, doğal dişleriniz gibi,
implantlarınızın da ağız ve diş bakımına ihtiyacı vardır. Ağız içinde binlerce
bakteri bulunduğundan, diş yüzeyine veya dişlerimizin arasına yerleşerek diş
taşlarının oluşmasına neden olurlar. Diş taşları ise ağız içinde diş eti
iltihabına sebep olmaktadır. Bundan sonra ki süreç ancak mekanik olarak uzman
hekim tarafından temizlenebilmektedir. İmplantlı dişlerinizi ve doğal
dişlerinizi koruyabilmek için en üst seviyede hijyen sağlamanız gerekmektedir.
Diş fırçasının ulaşamadığı kısımlar ara yüz fırçalar ya da diş ipleri ile
temizlenmelidir. Ağız hijyeninize ne kadar dikkat ederseniz doğal dişleriniz
ile birlikte implantlı dişlerinizi de korumuş olacaksınız.
İyi bir ağız ve diş bakımının yapılmaması; implantların
çevrelerindeki diş etleri iltihaplanarak doğal dişe benzer şekilde diş eti
hastalıklarının oluşmasına ve implantların kaybedilmesine kadar ciddi sorunlara
neden olabilir. Doğal dişlere baktığınız gibi implant dişlerinize de ağız
bakımı uyguladığınız müddetçe, implantlarınızı uzun bir süre sağlıklı bir
şekilde kullanabilirsiniz.
Yorumlar (0)
Yazıya ilk yorumu siz yazarak düşüncelerinizi diğer kullanıcılarla paylaşabilirsiniz.